28 Mart 2009 Cumartesi

Yaşasın Bahar Geldi

Bahar yine geldi geliyor.. Kulağınız kapıdaysa eğer bence kapıları pencereleri açmanın tam zamanı..Yine güneş bizi ısıtmaya başlayacak, ılık rüzgarlar dans edecek bahar yorgunu bedenlerimizle.. Bahar müjdelidir.. Sıcacık bir mutluluk kaynağıdır uzun süren kışların ardından.Baharı kucaklamaya tam da bu kadar hazırken bir yandan da tembel bir bulut sarar dört bir yanımızı.. Ağaçlar güneşe selam durup en güzel çiçeklerini ona sunarken,doğa bin bir çeşit renge bürünürken; biz de değişmek isteriz. Coşmak, delirmek, nefesimiz kesilene kadar koşmak, güneş batarken çimlere uzanmak, yarını hiç ama hiç düşünmemek isteriz. Okulu, işi, hayatta sorumluluk adına ne varsa unutmak isteriz. Ve fakat bu mümkün değildir. İşte bu yüzden baharı isteğimiz gibi karşılayamayız biz. Alıp başını gitmelerin mevsiminde biz hala aynı yerde aynı şeyleri yapmaya devam etmek zorundayızdır.

Belki bu yazdıklarım sadece benim hissettiklerim. Belki siz hiçbir zaman böyle hissetmediniz ya da daha fazlasını yaşayıp, düşündünüz. Ama Can Dündar da böyle söylemiyor mu: Bahar, alıp başını gitmelerin mevsimidir. Sebepsiz yere bazen. Önünü ardını hesaplamadan. Hesapsız kitapsız çekip gitmelerin mevsimidir bahar.. Bir bakarsınız kekik kokulu bir nisan sabahı koparıp alıverir sizi hayattan. Çiçek açmış bir kiraz ağacının hayaliyle yollara düşersiniz….

Şu sıralar İş Bankası’nın bir reklam filmi dönmeye başladı televizyonlarda. Hayatın ne kadar rutin olduğunu bence çok acımasız bir şekilde vurmuş insanların yüzüne. Tüm hayatınız boyunca dünyada bırakabildiğiniz izin ne kadar olduğunu düşünsenize. İşte bunu düşündürüyor, düşündürüyor, düşündürüyor.. Ama o kadar! Çözüm olarak bir uçuş kartı alıp, çok uzaklara gidin diyor. E oldu mu ama şimdi? Sen bana hayatımı en derin yerinden sorgulatıp, en hassas yerimden vuruyorsun. Sonra basit bir kart atıyorsun önüme. Bu mudur yani? Ben işi gücü bırakırsam o kartın hesabını nasıl ödicem peki :) Yani aklıma eseni yapabilmek, özgür olabilmek, hadi en basiti alıp başını gitmelerin mevsiminde her şeyi bırakıp o kiraz ağacı hayalinin peşine düşebilmek için baya bi zengin olmam gerekecek. Bunun için de yine deli gibi çalışmam lazım haliyle :) Yok ya bu işte bir tuhaflık var bence. Ters giden bir şeyler..

Eveettt yarın yani bugün seçim var. Seçim yasakları olduğu için bu konu hakkında yazmayacağım :) Tek diyeceğim; sabah erkenden oyunuzu kullanın, günün geri kalanında baharın tadını doyasıya çıkarın :)